Siyasetin yükseköğretim kurumlarından elini çekmesi gerekiyor. Kişiye göre üniversite, kişiye göre kadro, kişiye göre yasa yapmaya son verilmelidir. Türkiye üniversitelerinin saygın bir yere gelmeleri için ilk önce yükseköğretim yasası, en başta da YÖK’ün yapısı, değiştirilmeli, politik kaygılarla keyfi atamalara son verilmelidir.

"Örgüt üyeliği" suçlamasıyla yargılanan barış akademisyeni Doç. Dr. Tuna Altınel bugün görülen duruşmada beraat etti.

Lyon-1 Üniversitesi öğretim görevlisi ve barış akademisyeni Doç. Dr. Tuna Altınel’in “örgüt üyeliği” suçlamasıyla 81 gün süre tutuklu yargılandığı davasının üçüncü duruşması Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Kararını açıklayan mahkeme Altınel’in beraatına hükmetti.

Tuna Altınel Hocamızın duruşması öncesinde Balıkesir Adliyesi’nin önünde yaptığımız basın açıklamamız-1: pic.twitter.com/ASYAO6YtPH

— BarışAkademisyenleri (@BarisAkademik) January 24, 2020

Dismissal, exile and imprisonment drove Turkish researchers to build their own academies

Yücel Demirer should have been teaching in September 2016, but instead he began the month sipping tea in a café in Kocaeli, an industrial city close to Istanbul. 

A softly spoken, unassuming man, he was one of more than 2,000 Turkish academics who were fired and banned from working 
after signing a petition opposing state violence against Turkey’s Kurdish minority in January 2016.