Bir Güzel Sanatlar Doçentine Ceza, Beş Akademisyenden Savunma

Yazar / Referans: 
Beyza Kural, Bianet
Tarih: 
24.04.2018

Merve Didem Dayı'ya 1 yıl üç ay hapis cezası verilip hükmün açıklanmasını geri bırakıldı. Özgür Müftüoğlu, Ayşe Durakbaşa, Cihan Yapıştıran, Yüksel Taşkın ve İsmet Akça savunmalarını tamamladı.

Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları için "Terör örgütü propagandası" ile suçlanan akademisyenlere yönelik davalar Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde devam etti.

36. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi imzacılarından Güzel Doç. Dr. Merve Didem Dayı-Tirek'in ikinci duruşmasında mahkeme 1 yıl üç ay hapis cezası verdi. Hükmün açıklanması geri bırakıldı. 

33. ACM'de Marmara Üniversitesi'nden Özgür Müftüoğlu, Ayşe Durakbaşa, Erol Katırcıoğlu, Cihan Yapıştıran, Yüksel Taşkın ile İstanbul Teknik Üniversitesi'nden İsmet Akça, Tuba İnal Çekiç ve Seçil Ercan'ın ikinci duruşma günüydü.

Özgür Müftüoğlu, Ayşe Durakbaşa, Cihan Yapıştıran, Yüksel Taşkın ve İsmet Akça savunmalarında suçlamaları reddederek beraat talep etti. Tuba İnal Çekiç, Seçil Ercan duruşmalara katılmazken avukatları duruşmada yer aldı. Erol Katırcıoğlu'nu avukatı da mazeret bildirdiği için duruşması görülmedi. Duruşmalar 21 ve 22 Haziran'da devam edecek. 

İmzacı akademisyenlere yönelik davalar, 5 Aralık 2017'de başladı. 24 Nisan itibariyle 191 akademisyenin ilk duruşmaları görülürken içlerinden 13 kişinin davasında karar açıklandı. 13 akademisyen için de 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Galatasaray Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel’in cezası dışında bütün cezalar ertelendi.

36. ACM'den bir ceza kararı daha

İlk duruşması 4 Ocak’ta görülen Doç. Dr. Meryem Didem Dayı-Tirek’in bugünkü ikinci avukatı derhal berat, bu kabul edilmezse dosyaya gelen 13. ACM’deki yargılamaya TCK 301. maddeden yargılanma izni veren Bakanlık yazısının incelenmesi için ek süre istedi. [Bildiri nedeniyle 13. ACM'de açılan ilk davada bir süre tutuklu kalan dört akademisyen yargılanıyor] Heyet bu talepleri reddetti.

Savcı mütalaasında akademisyenin TMK 7/2 maddesince cezalandırılmalarını istedi. Mütalaa üzerine sözü sorulan Meryem Didem Dayı-Tirek “Ne yapabilirim ki yapmadığım şeyi kanıtlamam isteniyor” yanıtı verdi. Avukatı suçlamaları reddederek derhal beraat talebini yineledi. Heyet, 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Hükmün açıklanmasını geri bıraktı.

 Bu kararla hakkında karar açıklanan akademisyen sayısı 13'e yükseldi. 36. ACM'nin ise üçüncü ceza kararı. 

33. ACM

33. ACM’deki yargılamalarda hakim  "TMK 7/2 maddesinin ikinci cümlesi uygulanması ihtimaline binaen", sanığa ve avukatlara ek savunma için ek süre verdi. Heyet ek süre taleplerini kabul ederken, derhal beraat taleplerini reddetti. Birleştirme talebine dair ise bir üye hakimin karşı oyu ile ret kararı aldı.

1. duruşma

33. ACM’de Marmara Üniversitesi’nden ihraç edilen Prof. Yüksel Taşkınsavunmasını yaptı.

Hakimin soruları üzerine bildiriyi internet ortamında gördüğünü, yer yer sert ifadeler olsa da metnin ruhunun barışa hizmet edeceğini düşündüğünü söyledi.

Avukatının, dosyaya giren belgeleri incelemek için istediği ek süre talebi kabul edildi.  Bir sonraki duruşma 22 Haziran saat 10.00’da.

2. duruşma

Marmara Üniversitesi'nden ihraç edilen araştırma görevlisi ve doktora öğrencisi Cihan Yapıştıran savunmasını yaptı.

Hakimin metinde ağır ifadeler olup olmadığına dair sorusuna “Metin dili sert olabilir ama ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmeli” yanıtı verdi.

Avukatı Meryem Kavak Ertuğrul, hazırlık soruşturmasındaki belgelerin dosyada olmadığını belirterek, soruşturmanın genişletilmesi ve gelen belgelerin değerlendirilmesi için ek süre istedi.

Heyet, “kovuşturmanın genişletilmesine yönelik talebin şu aşamada dosyaya yenilik kalmayacağı” gerekçesiyle reddine, ek süre talebinin kabulüne karar verdi.

Bir sonraki duruşma 22 Haziran saat 10.15’te.

3. duruşma

YTÜ'den ihraç edilen akademisyen Dr. İsmet Akça savunmasını yaptı.

Hakimin metinde ağır ifadeler olup olmadığı sorusuna “Metinde ifade özgürlüğünü aşan bir durum yok” yanıtı verdi.

Avukatı Meryem Kavak Ertuğrul bir önceki duruşmadaki taleplerini yineledi. Heyetin “dosyaya yenilik katmayacağı” gerekçesiyle soruşturmanın genişletilmesi talebine karşı çıktı.

Heyet kararını yineledi. Bir sonraki duruşma 22 Haziran saat 10.30’da.

4. duruşma

Hakim: Aybüke öğretmen şehit edildi, metin hazırlamayı düşündünüz mü?

Marmara Üniversitesi’nden Dr. Ayşe Nilüfer Durakbaşa'nın savunmasında şu ifadeler öne çıktı:

“Türkiye Cumhuriyeti demokratik hukuk devleti niteliğini koruyacaksa, Kürt meselesine barışçıl çözümler bulunması gerektiğini düşünüyorum. ‘Çözüm süreci’ diye nitelenen ve hızla geride bıraktığımız süreçte devlet aklı da bu noktaya gelmişti. Bildiride barış seçeneklerini çok hızlı biçimde kenara koyan devlet yaklaşımına karşı eleştirel ifadeler yer aldığının farkındayım. Ancak ben bir bilim insanı olarak eleştirel akıl ile düşünme ve düşünceyi ifade etme özgürlüğüne sahip çıkıyorum. Bunun benim için aynı zamanda bir görev olduğunu düşünüyorum; çünkü bugüne kadar sosyal bilimci olarak edindiğim bilgi birikimi bana toplumsal barışın toplumsal bellekte açılan yeni yaralanmalar, yarılmalar asker-sivil ölümler, cenazeler ve yıkıntı üzerine inşa edilemeyeceğini söylüyor.

“Türkiye Cumhuriyeti’nin yurttaşı olarak ülkemizin geleceği ve toplumsal barış ile ilgili duyduğum kaygıyla hükümeti uyarmak gerektiğini bireysel olarak hissettiğim bir anda bu çağrı metnine imza attım. Bu eylemin anayasamız tarafından güvence altına alınan düşünce ve ifade özgürlüğünün kullanımı çerçevesinde gerektiğini düşünüyor ve beratimi istiyorum.”

Savunmasının ardından hakim “Sosyal bilimci olarak başka metni imzaladınız mı? Aybüke öğretmen, Necmettin öğretmen şehit edildi, bununla ilgili metin hazırlamayı düşündünüz mü?” diye sordu.

Durakbaşa “Barış sürecini devam ettirebilirsek asker ve sivil ölümler olmayacak. Öğretmenlerin ölmemesi için bu sorunun çözülmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.

Avukatı Meryem Kavak Ertuğrul bir önceki duruşmadaki taleplerini yineledi, hakim de ek süre hariç talepleri reddetti.  Bir sonraki duruşma 22 Haziran saat 10.45’te.

5. duruşma

Marmara Üniversitesi’ Mühendislik Fakültesi'nden ihraç edilen araştırma görevlisi Seçil Ercan duruşmaya katılmadı. Avukatları savunmasının bulunduğu ülkede alınması için istinabe talebinde bulundu. Hakim, bir dahaki celsede hazır edilmesi için süre verilmesine, istinabe talebinin gelecek celse değerlendirilmesine karar verdi.  Bir sonraki duruşma 22 Haziran saat 11.00’de.

Birleştirme talebi reddine karşı oy

6. duruşma

Marmara Üniversitesi’nden ihraç edilen Yrd. Doç. Dr. Özgür Müftüoğlu’nu temsilen yedi avukat hazır bulundu. Hakim, üç avukat kısıtlaması olduğunu belirterek diğer avukatların seyirci kısmına alınmasına karar verdi.

Özgür Müftüoğlu savunmasını yaptı.

Avukatları dosyaya giren belgeleri incelemek için ek süre, bildiri nedeniyle açılan davaların birleştirilmesi, bu kabul edilmezse 33. ACM’deki benzer davaların birleştirilmesi taleplerinde bulundu.

Heyet, bir üye hakimin karşı oyu ile birleştirme talebini “sanıklar arasında şahsi bağ olmaması, usul ekonomisi, birleştirme zorunluluğu olmaması” gerekçeleriyle reddetti.

Karşı yo veren üye hakim 13. ACM’de görülen davada Adalet Bakanlığı’nın TCK 301. Maddeden yargılama izni verdiğini hatırlatarak  “Farklı kararların ortaya çıkmasının engellenmesi için dosyaların birleştirilmesi kanaatinde olduğunu” belirtti.

7. duruşma

YTÜ’den ihraç edilen Doç. Dr. Tuba İnal Çekiç yurtdışında çalıştığı için duruşmaya katılmazken avukatları duruşmadaydı.

Avukat Deha Boduroğlu, derhal beraat, bu karar uygun görülmezse de sorgusunun adresinde yapılması için istinabe talebinde bulundu. Avukat Olguner Olgun da birleştirme talebini dile getirdi.

Heyet, derhal beraat kararını reddederken, birleştirme talebinin reddini yine bir üyenin karşı oyu ile oy çokluğuyla aldı.

Bir sonraki duruşma 21 Haziran 11.15’te. 

Ne olmuştu?

10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu.

Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propogandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı.

19 Nisan itibariyle 5 Aralık 2017'den bu yana mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 191 oldu. 13 akademisyen 1’er yıl 3’er ay hapis cezasına mahkum oldu. Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel'in cezası hariç cezalar ertelendi. Üstel’in cezasının ertelememe gerekçesi olarak "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep etmediği" ve "mahkemede suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığı" gösterildi.

Barış akademisyenleri 10 Mart 2016’da “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle yaşadıklarını basın toplantısında paylaştılar. Toplantıda açıklamaları yapan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (15 Mart 2016)  ile Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı (31 Mart 2016) “örgüt propagandası”ndan tutuklandılar, 22 Nisan 2016’da serbest bırakıldılar.  Halen yargılanmaları “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK 301 ile sürüyor.  

(BK)

Kaynak: https://m.bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/196426-bir-guzel-sanatlar-do...