Altı Akademisyenin "Örgüt Propagandası"ndan Cezalandırılması İstendi

Yazar / Referans: 
Tansu Pişkin, Bianet
Tarih: 
10.01.2019

"İki ayrı mahkemede duruşmaları görülen altı akademisyen için duruşma savcıları aynı mütalaaları verdi. Akademisyenlerin TMK 7/2'ye göre cezalandırılmaları istendi."

Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini  imzaladıkları için "Terör örgütü propagandası" ile suçlamasıyla yargılanan akademisyenlerin duruşmaları devam etti.

Bugün üç ayrı mahkemede yedi akademisyenin duruşmaları görüldü:

24. Ağır Ceza Mahkemesi (ACM): Sabancı Üniversitesi'nden Prof. Dr. Erdağ Aksel'in ikinci duruşması.

25. ACM: Bilgi Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Ali Alper Akyüz'ün üçüncü duruşması.

36. ACM: MSGSÜ'den araştırma görevlileri Kumru Çılgın ve Yasin Barış Göğüş ile Prof. Dr. Ayşe Aslı Berkman; Ankara Üniversitesi'nden doktora öğrencisi Dilek Çankaya ve emekli Öğr Gör. Saadet Sorgunlu'nun ikinci duruşmaları.

İki mahkemede 6 kişi için mütalaa

25. ACM'de duruşması görülen Alper Akyüz ve 36. ACM'de duruşması görülen beş akademisyenin tamamı için duruşma savcıları esas hakkında mütalaalarını açıkladı.

Her iki duruşma savcısı da akademisyenlerin Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 7/2'de düzenlenen "terör örgütü propagandası yapmak suçuyla cezalandırılmasını talep etti.

Terörle Mücadele Kanunu 7/2

Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenmesine iştirak etmemiş olan yayın sorumluları hakkında da bin günden beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.

Birleştirme kararı

24. ACM'de duruşması görülen Erdağ Aksel'in dosyası mahkemedeki diğer akademisyen dosyalarıyla "aralarında fiili ve hukuki irtibat olduğu" gerekçesiyle birleştirildi.

Birleşen dosyaların duruşması 25 Nisan'da görülecek.

Duruşmalardan ayrıntılar şöyle:

24. ACM

Mahkeme başkanı: Yusuf Yılmaz - Üyeler: Çağlayan Özbay, Merve Burçak - Savcı: Halil ibrahim Kuş.

Erdağ Aksel duruşmada hazır bulundu. Duruşma savcısı ilk celsede açıkladığı mütalaasını tekrarlayarak "dosyanın aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu" gerekçesiyle mahkemedeki diğer akademisyen dosyalarıyla birleştirilmesini istedi.

Avukat Fikret İlkiz savunma yapabileceklerini söyleyince mahkeme başkanı "Bir yola girdik avukat bey, bu dosyaları birleştiriyoruz" diye konuştu. İlkiz, "Biz de dilekçe olarak sunacağımız savunmamızın sonunda birleştirme talebinde de bulunacaktık" dedi.

Birleştirme kararı

Heyet, "aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu anlaşıldığından usul ekonomisi yönünden" dosyayı kendi bünyesindeki diğer akademisyen dosyalarıyla birleştirme yönünde karar verdi. Birleşen dosyanın duruşması 25 Nisan 2019'da.

25. ACM

Mahkeme başkanı: Selami Yılmaz - Savcı: Buket Özkoyuncu, Yıldız Sezgin - Üyeler: Mehmet İlker Durmaz.

Atılı suçun TCK 314/2’de açıklanan suça dönüşmesi ihtimaline binaen ek savunma hakkı verilen Alper Akyüz, “Suçlama olarak yönelttiğiniz maddelerle ilgili tarafıma ek bir delil sunulmadı. O nedenle ne diyeceğimi çok bilemiyorum. İlk savunmamda da söylediğim gibi imzaladığım bildiride örgüt propagandası yoktur” diye konuştu.

Ardından söz alan avukatı Aslı Kazan, ilk duruşmada soruşturma dosyasının müvekkilinin dosyasının tefriki (ayrılması) anına kadarki onaylı bir örneğini istediklerini, mahkeme başkanının "Kendiniz talep edebilirsiniz" diye yanıtladığını hatırlattı. Celse arasında soruşturma savcısından talepte bulunduklarını belirten Kazan, savcılığın kendilerine "dava açıldığı için soruşturmanın onaylı örneğinin mahkemeden alınabileceği" yönünde bilgi verdiğini söyledi.

"Soruşturma dosyası yargılamanın ayrılmaz bir parçasıdır. Bu nedenle ayrıntılı olarak incelemek istiyoruz" diyerek tekrar talepte bulundu.

"Amaç yargılamayı uzatmak"

Savcı, "yargılamaya bir katkıı sağlamayacağı" gerekçesiyle talebin reddini istedi. Heyet, "dosyadaki mevcut delil durumu, isnat edilen suç ve iddianame kapsamında dikkate alındığında yargılama ile doğrudan bir ilgisinin bulunmaması ve gelinen aşama itibariyle talebin yargılamayı uzatmaya yönelik olduğu anlaşıldığından" talebin reddine karar verdi.

Ardından esas hakkında mütalaasını açıklayan savcı, sanığın TMK 7/2 maddesine göre cezalandırılmasını istedi. Akyüz ve avukatları esasa karşı savunmalarını hazırlamak için süre talebinde bulundu. Ayrıca avukat Serdar Laçin müvekkilinin duruşmalarda vareste tutulmasını istedi.

Esasa karşı 1 haftalık süre

Heyet, sanık ve avukatlarına esas hakkındaki savunmalarını bildirmek üzere "yargılama süresi, dosya kapsamı dikkate alınarak" 1 hafta süre verilmesine kaar verdi. Sanığın savunmasını yapmış olması nedeniyle vareste talebini kabul etti.

Bir sonraki duruşma 17 Ocak 15.00;te.

36. ACM

Mahkeme başkanı: Hakan Özer - Üyeler: Onur Engin Deniz, Merve Akyüz - Savcı: Hasan Adalı.

1. duruşma

Duruşmada hazır bulunan Barış Göğüş savunmasında şunları söyledi:

“Barış talebi içeren bu metinden akla ve mantığa sığmayacak bir niyet okuması ile suç unsurları çıkarmaya çalışan iddianamenin mesnetsizliğini ortaya koyan mantık hataları ve hatta bildiride yer almadığı halde iddianamede geçirilen ‘Kürdistan’ sözcüğü gibi ifadelerin ortaya koyduğu art niyet, benden önce burada ve diğer muhtelif ağır ceza mahkemelerinde kendilerini savunmak zorunda bırakılan birçok akademisyen tarafından dile getirildi.

“Aralarında birçok hukukçu, siyaset bilimci ve eski asker dahi bulunan, alanlarında uzman hocalarımın tarihe not düşer nitelikteki savunmalarından sonra aynı şeyleri tekrar etme gereği duymuyorum. 

“Tarafıma hazırlandığı belirtilen ancak bütün imzacı akademisyenlerin yargılanmasında kullanılan iddianame ile ayrı ayrı yargılanmamıza rağmen kopyalanıp yapıştırılmışçasına verilen kararlar beni adil yargılanma hakkım konusunda endişeye düşürmektedir. Bu endişemin hukuki boyutunu ve bu konudaki itirazlarımı avukatım aktaracaktır.

“Hayatım boyunca terörün ve şiddetin hiçbir türlüsünü onaylamayan biri olarak, “terörle mücadele” adı altında gerçekleştirilen askeri harekatlardan sivil vatandaşların ölüm haberlerinin yoğun olarak geldiği günlerde, barış talebi içeren bu metni imzalayarak vicdani görevimi yerine getirdiğimi düşünüyorum.

“Kendi sivil vatandaşlarının ölümüne göz yuman devletin terörle mücadele politikalarını ifade özgürlüğüm kapsamında eleştirdiğime inanıyor, tarafıma yöneltilen suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum. İlk duruşmada olduğu gibi derhal beraatımı talep ediyorum.”

Ardından avukatı Meriç Eyüboğlu kovuşturmanın genişletilmesi kapsamında dosyaya yeni belgelerin girmesi için taleplerde bulundu. Heyet, talepleri "yargılamaya bir yenilik katmayacağı gerekçesiyle reddetti.

Esas hakkında mütalaasını açıklayan duruşma savcısı, sanığın TMK 7/2 maddesinin 1. ve 2. cümlelerine göre cezalandırılmasını istedi.

Eyüboğlu ve Göğüş esasa karşı savunmalarını hazırlamak için süre talebinde bulundu. Heyet, sanık ve müdafine son savunmalarını hazırlamak için süre verdi. Bir sonraki duruşma 2 Nisan'da.

2. duruşma

Dilek Çankaya savunmasını sözlü ve yazılı olarak mahkemeye sundu.

Avukat Meriç Eyüboğlu önceki duruşmadaki taleplerini tekrarladı. Ek olarak müvekkilinin savunmasında geçen ve bölgede yaşayan çocuklarla ilgili Diyarbakır Barosunun yapmış olduğu çalışmayı da bir sonraki celsede sunacaklarını söyledi. Heyet kovuşturmanın genişletilmesi taleplerini reddetti. Savcı ceza istediği mütalaasını yineledi.

Heyet, sanık ve müdafine son savunmalarını yapmak üzere süre vererek duruşmayı 2 Nisan'a bıraktı.

3. duruşma

Ayşe Berkman savunmasını yaptı.

Avukat Eyüboğlu taleplerini tekrarladı. Heyet tekrar reddetti. Savcı ise ceza istediği esas hakkındaki mütalaasını yineledi. Sanık ve müdafinin talepleri üzerine esasa karşı son savunmalarını hazırlamak için süre verildi.

Bir sonraki duruşma 2 Nisan'da.

4. duruşma

Saadet Sorgunlu üzerinde 12 dilde "barış" yazan ve kendisi tarafından hazırlanan sweatshirt ile savunmasını yaptı.

Eyüboğlu diğer taleplerine ek olarak yaptığı savunmada "Müvekkilim sanatçı olduğu için ifadesini kendi diliyle ve görsel olarak da sunmak istediği için huzurunuza dünyanın bütün dillerinde barış yazan, bizatihi kendisi tarafından tasarlanan ve hazırlanan bir kıyafet ile geldi" dedi.

Mahkeme başkanı "Ben üzerinize hiç dikkat etmedim ya, öne gelebilir misiniz" diye Sorgunlu'yu tekrar kürsüye aldı. Eyüboğlu'nun talebi üzerine ifade sweatshirtün anlatımıyla tutanağa geçti.

Ardından duruşma savcısı ceza istediği mütalaasını tekrarladı. Heyet sanık ve müdafine son savunmalarını hazırlamak üzere süre vererek duruşmayı 2 Nisan'a bıraktı.

5. duruşma

Kumru Çılgın savunmasını yaptı.

Avukat Eyüboğlu taleplerini tekrarladı. Heyet reddetti ve savcı ceza istediği esas hakkındaki mütalaasını yeniden açıkladı.

Eyüboğlu: Mütalaalar önceden hazırlanmış

Esas hakkındaki mütalaaya karşı süre isteyen Eyüboğlu "Ben bilgisayar ekranından izleyebiliyorum" diyerek şöyle konuştu:

"Müvekkiller savunmalarını bu celse verdiği halde mütalaaların önceden hazırlandığı, word dosyası olarak kaydedildiği, duruşmada sözlü olarak okunduğu ve yazılı olarak verildiği ve duruşma zaptına yapıştırıldığını ekrandan görebiliyorum. Demek ki sanıkların savunmalarının bir önemi yok."

Heyet, son savunmalarını hazırlamaları için sanık ve avukatına süre verdi. Bir sonraki duruşma 2 Nisan'da.

Akademisyen yargılamaları hakkında

10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu.

Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propogandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı.

10 Ocak 2019 itibariyle 5 Aralık 2017'den bu yana mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 445 oldu. 76 akademisyen 1’er yıl 3’er ay; 3 akademisyen 1'er yıl 6'şar ay; 1 akademisyen ise 2 yıl 3 ay; 1 akademisyen 2 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum oldu. 

HAGB istemeyenler

Bugüne kadar 10 akademisyen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını (HAGB) kabul etmedi. İçlerinden 6'sına 1 yıl 3 ay, 1'ine 1 yıl 6 ay, 1'ine 2 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Altı kişiden birinin cezası mahkemenin kanaatiyle ertelendi. 2 kişinin kararı henüz açıklanmadı. 3 akademisyene HAGB'ye ilişkin beyanları sorulmadı. Birine 1 yıl 6 ay, birine 1 yıl 3 ay, birine 2 yıl 3 ay hapis cezası verildi:

* Prof. Dr. Büşra Ersanlı - 32. ACM - 1 yıl 3 ay hapis cezası. Cezada indirime gidildi. Erteleme yapılmadı.

* Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel - 32. ACM - 1 yıl 3 ay hapis cezası. Cezada indirime gidildi. Erteleme yapılmadı.

* Prof. Dr. Ayşe Erzan - 32. ACM - 1 yıl 3 ay hapis cezası. Cezada indirime gidildi. Erteleme yapılmadı.

* Prof. Dr. Nesrin Sungur Çakmak - 32. ACM - 1 yıl 3 ay hapis cezası. Cezada indirime gidildi. Erteleme yapılmadı.

* Prof. Dr. Özdemir Aktan - 1 yıl 3 ay hapis cezası. Cezada indirime gidildi. Erteleme yapılmadı.

* Öğr. Gör. Aslı Takanay - Karar açıklanmadı.

* Doç. Dr. Esra Arsan - 1 yıl 3 ay hapis cezası. Cezada indirime gidildi. Mahkeme kanaatiyle 2 yıl denetimle ertelendi.

* Prof. Dr. Gülhan Türkay - 1 yıl 3 ay hapis cezası. Cezada indirime gidildi. Mahkeme kanaatiyle 2 yıl denetimle ertelendi.

* Yrd. Doç. Dr. Lütfiye Bozdağ - 1 yıl 6 ay hapis cezası. Cezada indirime gidilmedi. Erteleme yapılmadı.

* Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı - 2 yıl 6 ay hapis cezası. HAGB'yi kabul etmediğini açıklamıştı. Yasal imkan bulunmadığından ceza ertelenmedi.

HAGB sorulmayanlar

* Arş. Gör. Onur Baysal - 28. ACM - 1 yıl 3 ay. HAGB beyanı sorulmadan HAGB'li ceza kararı verildi.

* Dr. Yonca Güneş Yücel - 28. ACM - 1 yıl 6 ay. HAGB sorulmadan kabul ettiği ileri sürüldü. 2 yıl denetimle erteleme yapıldı.

* Prof. Dr. Gençay Gürsoy - 37. ACM - HAGB hususunda hiç beyanı alınmadı. 2 yıl 3 ay hapis cezası.

Barış akademisyenleri 10 Mart 2016’da “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle yaşadıklarını basın toplantısında paylaştılar. Toplantıda açıklamaları yapan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (15 Mart 2016) ile Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı (31 Mart 2016) TMK 7/2'de düzenlenen “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandılar, 22 Nisan 2016’da serbest bırakıldılar. Savcının talebi üzerine Adalet Bakanlığı “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK 301. maddeden yargılanma izni verdi. Dava TMK 7/2'den sürüyor.

(TP)

Kaynak: https://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/204312-6-akademisyenin-orgut-p...