23 Temmuz 2018'de İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi, savcılığın tutuklu avukat ve akademisyen Hanifi Barış'a karşı hazırladığı iddianameyi kabul etti ve Hanifi Barış'ın tutukluluğunun devamına karar verdi. Mahkeme ilk duruşma tarihini 18 Eylül 2018 olarak belirledi. Hanifi Barış, 4 Temmuz günü sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek tutuklanmış ve terör örgütü propagandası yapmak ile suçlanmıştı. Kendisi yaklaşık 10 gündür tecrit altında tutuluyor.
Hanifi Barış insan hakları alanında da çalışmış bir avukat ve akademisyendir. Kendisi Ocak 2016’da yayımlanan Barış Bildirisini imzalayan “Barış için Akademisyenler” arasındadır. Hanifi Barış Türkiye’da 2003 ile 2009 ve 2011 ile 2012 yılları arasında avukatlık yapmış ve özellikle 2012 yılında gönüllü olarak avukatlığını üstlendiği vicdani ret ve anadilde savunma hakkına dair dava ile gündeme gelmiştir.
23 Temmuz 2018'de İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi, savcılığın Hanifi Barış'a karşı hazırladığı iddianameyi kabul etti ve Hanifi Barış'ın tutukluluğunun devamına karar verdi. Mahkeme tutukluluğun devamı kararını "sanığın üst, eşya ve mesken aramaları sonucu ele geçirilen bir takım dijital materyallerle ilgili incelemenin tamamlanmamış ve adli bilişim raporlarının henüz düzenlenmemiş" olması gerekçesine dayandırdı. Ancak Hanifi Barış hakkında herhangi bir şekilde üst, eşya veya mesken araması yapılmamış olup kendisine ait herhangi bir dijital materyal de ele geçirilmemişti.
4 Temmuz 2018 tarihinden beri tutuklu bulunan Hanifi Barış, kaldığı koğuşun değiştirilmesi talebiyle Temmuz ayının ortalarında bir dilekçe sundu ve dilekçe hakkında kesin karar verilene kadar ayrı bir bölümde tutulacağı belirtildi. Hanifi Barış o zamandan beri, yaklaşık 10 gündür, tecrit altında tutuluyor. Koğuşta kaldığı sırada bahçeye çıkma hakkı 12 saatken şu anda tek başına tutulduğu bölümde yalnızca 1 saat bahçeye çıkmasına izin veriliyor.
Hanifi Barış, 4 Temmuz günü akşam saatlerinde 10. Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklanmıştı. Savcılık sorgusunda kendisine yöneltilen suçlamalara temel olarak özgün yorumlarını katmadan bazı yabancı ve Türkçe haber sitelerinden paylaştığı haber gönderileri gösterilmişti. Paylaşılan haberlerin içeriklerine yer verilmezken haber başlıkları ve haber gönderilerinin içerdiği fotoğraflar suçlamalara dayanak olarak gösterilmişti. Hanifi Barış’ın sosyal medyada paylaştığı haberler yoluyla "terör örgütü propagandası" yaptığı iddia ediliyor.
Front Line Defenders Hanifi Barış’ın süregelen tutukluluğundan ve "terör örgütü propagandası yapma" ile suçlanmasından büyük endişe duymakta ve suçlamaların Hanifi Barış’ın en temel haklarından biri olan ifade özgürlüğü hakkını sosyal medya üzerinden icra etmesi ve insan haklarına ilişkin meşru faaliyetler yürütmesinden kaynaklandığına inanmaktadır.