Tahliye edilen akademisyen Camcı: Haklı olduğumuzu söyleyen jandarmalar oldu

Yazar / Referans: 
Diken
Tarih: 
23.04.2016

‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bildiriye imza attığı için ‘terör propagandası yapmak’ suçlamasıyla tutuklanan ve dün serbest bırakılan Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı, “Haklı olduğumuzu söyleyen jandarmalar oldu” diye konuştu.

Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Doç. Dr. Kıvanç Ersoy, Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı ve Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ‘Barış İçin Akademisyenler’in İstanbul’daki üyelerinin düzenlediği basın toplantısında ‘Tüm tehditlere rağmen geri adım atmayacağız’ başlıklı açıklamayı okudukları için ‘cadı avı’nın hedefi haline gelerek tutuklanmıştı.

Bugün Çağlayan Adliyesi’nde görülen duruşmada savcı önce tutukluluğun devamını talep etmiş, ardından tahliye kararı vermişti.

‘Yüzümüze bakmadan tutuklama kararını açıkladılar’

Fotoğraf: @ilkanakgul

Fotoğraf: @ilkanakgul

DİHA’dan Evrim Kepenek’e konuşan Camcı, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne götüren jandarmaların kendisine “Haklı olduğumuzu söyleyen jandarmalar oldu. Çok açıkça ‘Yanınızdayız’ diyemiyorlar. Ancak ‘Burada olmamanız gerektiğini biliyoruz’ diyenler vardı” diye konuştu.

Kendisiyle birlikte üç akademisyenin daha tutuklanacağını hiç düşünmediğini belirten Camcı, “Aslında ne kadar tahakkümcü zihniyetleri var görmüş olduk, yüzümüze bakmadan tutuklama kararını açıkladılar” dedi.

‘Hepimiz konuşmalıyız’

Camcı, cezaevindeki koğuşunda aralarında çoğu Michel Foucault’ya ait iki bin kitaplık ‘muazzam’ bir kütüphane olduğunu söyledi.

‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bildirinin arkasında olduğunu söyleyen Camcı, “Bu ülkede sorunlar devam ediyor. Biz açıklama yaptık, bitti değil. Kadınlar, çocuklar, doğmamış bebekler ölüyor. Bunlar olurken biz gözümüzü kapatamayız. Hepimiz konuşmalıyız” diye konuştu.

‘Benim için bu bir insan kalma mücadelesi’

Fotoğraf: DHA

Fotoğraf: DHA

Cuhmurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘Barış İçin Akademisyenler’i hedef alıp ‘cadı avı’ başlatılmasının işlerini kolaylaştırdığını belirten Camcı, barış vurgusu yaptı: “Benim için bu bir insan kalma mücadelesi. Türkiye’ye tutuklanacağını bilerek dönmek de politik bir tavırdı bu mücadelede bir anlamı olduğunu düşünüyorum.”