Eğitim-Sen ve dayanışma akademileri alternatif akademik açılış gerçekleştirdi. barış akademisyenlerinden Prof. Dr. Füsun Üstel: Geri dönüş hikayesine ihtiyacımız var
Eğitim Sen ve dayanışma akademilerinin birlikte düzenlediği alternatif açılış töreninin ilk dersini barış akademisyenlerinden Prof. Dr. Füsun Üstel verdi. Üstel, “Bir geri dönüş hikayesine ihtiyacımız var. Bu hikaye öfke ve hınç hikayesi olmamalı. En kısa zamanda haklarımızı alarak neşe içinde dönelim” dedi.
Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde düzenlenen açılışa çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Açılışta, üniversitelerin niteliksizleştirilmesine ve piyasalaştırılmasına, ihraç ve tasfiye politikalarına karşı “içeride” ve “dışarıda” ısrarla “Bir aradayız ve buradayız!” vurgusu öne çıkarken, üniversitelerde mücadelenin yükseltilmesi ve ihraç edilen akademisyenlerin kurumlarına dönebilmeleri konusunda tartışmalar yürütüldü.
Alternatif açılışın ilk dersini Prof. Dr. Füsun Üstel verdi. Türkiye’de üniversitelere yönelik baskıların üniversite tarihinin ayrılmaz bir parçası olduğunu belirten Üstel, 2010’dan itibaren bu baskıların arttığını, itibarsızlaştırmanın sistemli bir hal aldığını söyledi. Üstel, “Terörle mücadele kapsamında öğrencilerin yoğun ceza aldığı bir dönem başladı. İdari soruşturmalar arttı. Biat kültürü yoğunlaştırıldı. Hem araştırma, eğitim faaliyetlerine yönelik hem de örgütlenmeye yönelik baskılar arttı. Hem ders içerikleri hem de araştırma konuları denetim altına alındı. Eğitim Sen’in grevlerine katılmak disiplin cezası konusu oldu. Üniversiteler alternatif bilgi üretimine kapandı” diye konuştu.
“Ağır bedel ödendi”
Baskının ve itibarsızlaştırma süreçlerinin arttığı bu dönemde örgütlülüğün ve eylemliliklerin de arttığını belirten Üstel, “‘Bu Suça Ortak Olmayacağız’ metni çıktı ortaya. İktidar, bunu nihai bir çözüm olarak gördü, OHAL süreci ile ‘Yok etme’ planını uyguladı” dedi. OHAL ve KHK’lerle hayata geçirilen yok etme planının son derece ağır bedellere neden olduğunu belirten Üstel, bu süreçte en kararlı yapılan şeylerden birinin belgelendirme olduğunu söyledi. Üstel, “Bir hafıza oluşturabildik. Bu, ileride de önümüzü açacak şeylerden birisi” dedi.
Üniversitelerin dışına çıkılsa da akademiden kopmadıklarını vurgulayan Üstel, dayanışma akademileriyle, akademiyi tarihsel anlamı ve misyonu ile buluşturduklarını söyledi. Üstel, “Bu oluşumlar son derece önemliydi, bilimsel bilgi üretimi anlamında önemli yararları oldu. Bilimsel üretim ve paylaşım süreci özgürleşti” dedi.
“Geri dönüş, öfke ve hınç hikayesi olmamalı”
Bir geri dönüş hikayesine ihtiyaç olduğunu vurgulayan Üstel şöyle konuştu:
Hukuk mücadelesi ve dayanışma konusunda deneyim sahibiyiz. Dayanışma akademisindeki yeni pratikleri yeni kültürü üniversitelere taşıyacağız. Dayanışma içinde geçirdiğimiz üç yılın sonunda üniversitelere, bölümlerde dağılacağız. Yeni hak ihlalleri ile karşı karşıya kalmamak için geri dönüş hikayesine ihtiyacımız var. Bizi dört gözle bekleyen öğrencilerimiz, meslektaşlarımız var. Bu süreç kolay olmayacak. 2010 yılında başlayan süreç başa sarabilir. Hak ihlalleri ile karşı karşıya kalabiliriz. Bu hikaye öfke ve hınç hikayesi olmamalı. En kısa zamanda haklarımızı alarak neşe içinde dönelim. Alternatif açılışları ihmal etmeyelim.
Açılış töreni forumda yapılan tartışmalarla sona erdi.
Kaynak: Evrensel
Kaynak: http://sendika63.org/2019/10/egitim-sen-ve-dayanisma-akademilerinden-alt...